Prof Dr. Tayfun Özçelik

Bilkent Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı ve Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölüm Başkanı olan Prof. Dr. Tayfun Özçelik, lise eğitimini İstanbul Kadıköy Anadolu Lisesi'nde tamamladı. İstanbul Üniversitesi'nden 1986 yılında tıp doktoru unvanını aldı ve 1991 yılında aynı üniversitede tıbbi genetik uzmanı oldu. Bilimsel çalışmaları, insanlarda kalıtsal hastalıklara neden olan genlerin tanımlanması üzerine yoğunlaşmaktadır. Yaklaşık 30 yıldır Bilkent Üniversitesi’nde görev yapan Özçelik, lise eğitimini İtalya ve Türkiye’de tamamladıktan sonra İstanbul, Cenevre, Londra, Oxford ve Yale Üniversitelerinde tıp eğitimi aldı. Münih, Yale ve Stanford Üniversitelerinde fizyoloji ve tıbbi genetik alanlarında uzmanlık ve doktora sonrası araştırmalar yürüttü. İnsan Genom Projesi'ne, genetik biliminde önemli bir figür olan Prof. Dr. Uta Francke ile birlikte katıldı ve bu kapsamda nöronal anlatımı olan 40 geni insan ve fare kromozomlarına haritaladı. Prader-Willi sendromu (PWS) ve Charcot-Marie-Tooth hastalığına (CMT1A) neden olan SNRPN ve PMP22 genlerini keşfetti. Cell dergisi, 1974-2024 yılları arasındaki son 50 yılın en önemli bilimsel gelişmelerini seçerken, CMT1A hastalığının geninin bulunmasını öne çıkardı. Ayrıca Nature Genetics, SNRPN ve PMP22 genlerinin keşfini 1992 yılının en önemli bilimsel gelişmeleri arasında gösterdi. Özçelik’in genetik bilimine katkıları, Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin tarihçesi olan "Stanford Medicine: A Legacy of Innovation", fakülte girişindeki "Discovery Walk" promenadı ve pek çok bilimsel eserde yer aldı. Türkiye’ye döndükten sonra DNA analizine dayanan ilk kimliklendirme çalışmalarını İstanbul Üniversitesi'nde Prof. Dr. Sevim Büyükdevrim ile birlikte gerçekleştirdi. Aynı zamanda Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu’nun referans merkezi olarak bu alanda önemli çalışmalar yaptı. Bilkent Üniversitesi’ne katıldıktan sonra ailesel lösemilerle ilgili önemli genlerden biri olan MLH1 eksikliğini tanımladı ve bu bulgu, klasik tıp ders kitaplarına geçti. Ayrıca, el-ayak üzerinde yürüme ile ilişkili quadrupedal locomotion (Üner Tan sendromu) genlerini (VLDLR, ATP8A2, WDR81) keşfetti. Genetik biliminde devrim niteliğinde bir yaklaşım olan "reverse phenotyping" yöntemini geliştirdi ve bu yöntemle gecikmiş uyku fazı hastalığı ile dikkat eksikliği/hiperaktivite sendromunun, CRY1 gen mutasyonlarından kaynaklandığını tespit etti. Cell dergisi, bu keşfi 2017 yılının en önemli bilimsel gelişmeleri arasında gösterdi. Genetik hastalıkların belirlenmesi konusundaki çalışmalarıyla, 2023 yılında American Society of Human Genetics (ASHG) tarafından "düşünce lideri" seçildi. ASHG ayrıca CMT1A hastalığı üzerine yürüttüğü çalışmaları, moleküler ve genetik tıp alanında son 75 yılın en önemli 6 bilimsel gelişmesinden biri olarak tanımladı. Özellikle PWS ve CMT1A hastalıkları ile ilgili genlerin keşfi, tıp dünyasında büyük yankı uyandırdı. "Nelson Textbook of Pediatrics", "Harrison Textbook of Internal Medicine", "Goldman-Cecil Medicine", "Merritt’s Neurology", "Bradley and Daroff’s Neurology in Clinical Practice" gibi temel tıp kitaplarında yer aldı. Ayrıca, "Thompson & Thompson Genetics and Genomics in Medicine" kitabının 2024 baskısında yeni bir bölüm olarak işlendi. Günümüzde, PWS ve CMT1A hastalıklarından etkilenen yüz binlerce insanın tanısı, altın standart olarak kabul edilen SNRPN ve PMP22 gen incelemesi ile yapılmaktadır. Bilimsel çalışmalarının yanı sıra, uluslararası bilimsel topluluklarda da önemli görevler üstlendi. ASHG’nin Bilimsel Program Komitesi üyesi, European Society of Human Genetics Yönetim Kurulu üyesi ve Eğitim Komitesi Başkanı, Tıbbi Genetik Derneği-Türkiye Başkanı ve International Federation of Human Genetics Societies Türkiye temsilcisi olarak görev yaptı. Öğrencileri, Rockefeller, Chicago, Washington, Münih, İstanbul, Koç, Sabancı, Hacettepe, Dokuz Eylül, Uludağ, Acıbadem Üniversiteleri, MD Anderson Cancer Center, Icahn School of Medicine at Mount Sinai gibi dünyaca ünlü akademik kurumlarda bağımsız araştırmacı, grup lideri ve bölüm başkanı olarak çalışmalarını sürdürmektedir. Araştırmaları, Avrupa Birliği, NIH (National Institutes of Health), WHO (World Health Organization), TWAS (The World Academy of Sciences), HHMI (Howard Hughes Medical Institute), Leducq Foundation ve TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) tarafından desteklenmiştir. Günümüzde, Rockefeller, Harvard, Cambridge, McGill Üniversiteleri ve Mount Sinai Tıp Merkezi ile ortak araştırma projeleri yürütmektedir. TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) üyesi olup, 2012 yılında TÜBİTAK Bilim Ödülü ile onurlandırılmıştır. Bilimsel çalışmalarının yanı sıra, eşi İclal Özçelik ile birlikte genom sanatı üzerine araştırmalar yapmaktadır. Osmanlı ve Türk sanatı motifleriyle genetik biliminde meydana gelen kavramsal gelişmeleri yorumlayan eserleri, klasik ders kitabı "Concepts of Genetics"in kapağında yer almıştır. Ayrıca, Nature Genetics dergisi tarafından dört kez kapak sanatı (cover art) olarak seçilmiş ve bilim-sanat etkileşimini ele alan baş makalelerde betimlenmiştir. Genomda epigenetik değişiklikleri, Osmanlı sanatının klasik motifleriyle harmanlayan "krizantem nükleozomları", The Metropolitan Museum of Art koleksiyonuna dahil edilmiştir. Ankara Olgunlaşma Enstitüsü tarafından seri üretimi yapılan bu eser, The Met Store’da yerini almıştır.

Doç. Dr. Deniz Can Aliş

Dr. Deniz Aliş, 2013 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden mezun olmuş ve 2018 yılında radyoloji alanındaki uzmanlık eğitimini tamamlamıştır. Uzmanlık eğitiminin ardından devlet hizmet yükümlülüğünü Mehmet Akif Ersoy Kardiyovasküler Araştırma ve Eğitim Hastanesi'nde yerine getirmiştir. Bu süreçte, özellikle kardiyak manyetik rezonans görüntüleme (MR) ve koroner bilgisayarlı tomografi (BT) alanlarında çalışarak ileri düzey kardiyovasküler radyoloji uygulamalarında deneyim kazanmıştır. Hem klinik hem de akademik alanlarda aktif olarak rol almış ve radyolojide teknolojik yeniliklerin uygulanması konusunda önemli çalışmalar yürütmüştür. 2020 yılında Mehmet Ali Aydınlar Acıbadem Üniversitesi Maslak Acıbadem Hastanesi’nde akademik kariyerine başlamış ve burada radyoloji alanında öğretim üyesi olarak görev yapmıştır. 2021 yılında Doçent unvanını alarak akademik yükselişine devam eden Dr. Aliş, kariyerinin büyük bir bölümünü yapay zekâ (AI) ve derin öğrenme (deep learning) uygulamalarının tıbbi görüntüleme alanına entegrasyonuna adamıştır. Makine öğrenimi ve bilgisayarlı görme tekniklerini kullanarak radyologların tanı süreçlerini hızlandıran ve doğruluğu artıran yapay zekâ çözümleri geliştirilmesine öncülük etmiştir. Bu kapsamda, uluslararası saygın dergilerde yayımlanmış 70’ten fazla bilimsel makalesi bulunmaktadır ve bu çalışmalar, tıbbi görüntüleme alanında yapay zekâ teknolojilerinin etkinliğini artırmaya yönelik önemli katkılar sunmaktadır. Dr. Deniz Aliş, akademik kariyerinin yanı sıra girişimcilik alanında da önemli başarılara imza atmış olup, 2020 yılında tıbbi görüntüleme alanında yenilikçi yapay zekâ çözümleri geliştiren Hevi AI şirketinin kurucu ortağı ve CEO’su olmuştur. Hevi AI, yapay zekâ tabanlı yazılım çözümleri geliştirerek radyologlara ve sağlık profesyonellerine hızlı ve güvenilir teşhis desteği sağlamayı amaçlamaktadır. Şirket, inme, akciğer hastalıkları, meme kanseri ve prostat kanseri gibi önemli klinik alanlara yönelik yapay zekâ destekli görüntü analizi yazılımları geliştirmiştir. Bu çözümler, radyoloji departmanlarının iş akışını optimize ederken tanısal doğruluğu artırarak hasta bakımında önemli iyileştirmeler sağlamaktadır. Dr. Aliş’in liderliğinde Hevi AI, kısa sürede Türkiye ve uluslararası pazarlarda önemli bir konum elde etmiş, prestijli sağlık kuruluşlarıyla iş birlikleri gerçekleştirmiştir. Şirketin geliştirdiği AI çözümleri, Avrupa ve Orta Doğu’daki birçok hastanede kullanılmakta olup, yapay zekânın klinik pratiğe entegrasyonuna öncülük etmektedir. Dr. Aliş, derin teknik bilgisi, akademik geçmişi ve sağlık sektöründeki yenilikçi vizyonu ile Hevi AI’yi global bir sağlık teknolojisi markası haline getirme hedefiyle çalışmalarına devam etmektedir.

Prof. Dr. Mustafa Öncel

Dr. Mustafa Öncel, Konya Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne dereceyle girmiş ve 1993 yılında mezun olmuştur. Genel cerrahi ihtisasını 1995-1999 yılları arasında Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tamamlamıştır. 1999-2002 yılları arasında ABD’de Cleveland Clinic Kolorektal Cerrahi Bölümü’nde Araştırma Görevlisi olarak çalışmış ve 2002 yılında "En İyi Araştırma Görevlisi - Outstanding Research Fellow Award" ödülüne layık görülmüştür. Ülkeye döndükten sonra daha önce ihtisas ve başasistanlık yaptığı Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 2004 yılından itibaren klinik şefi, ardından eğitim ve idari sorumlu olarak görev yapmıştır. Aynı yıl doçent, 2009 yılında ise profesör unvanlarını kazanmıştır.2007 yılında TC Sağlık Bakanlığı tarafından Onkolojik Cerrahi Uzmanı olarak yetkilendirilmiştir. Aynı yıl Avrupa Board sınavını (EBSQ-col) başarıyla geçerek Kolorektal Cerrah sertifikası almıştır.2012 yılında İstanbul Medipol Üniversitesi’nde Genel Cerrahi Anabilim Dalı Kurucu Başkanı olarak göreve başlamış ve halen bu görevini sürdürmektedir.2005 yılından itibaren çalışma alanını kalın bağırsak hastalıkları, kanser ve minimal invaziv cerrahi konularına yönlendirmiştir. Uluslararası hakemli dergilerde 70’e yakın makalesi yayınlanmış, yurtiçi ve yurtdışında birçok kongrede bildiriler sunmuş ve bilimsel kitaplarda bölüm yazarı olarak yer almıştır. 2022 yılı itibarıyla H-indeksi 15 olan Dr. Öncel, 2002 yılından itibaren içinde bulunduğu Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği’nin 2016-2022 yılları arasında yönetim kurulunda görev yapmıştır. Dernek bünyesinde kolorektal cerrahi bilgisinin yaygınlaştırılması adına birçok projeyi yürütmüştür. Uluslararası ve Sivil Toplum Çalışmaları:Birçok uluslararası bilimsel dernekte kurucu üye, ülke temsilcisi ve yetkili kurul üyesi olarak görev almış, akademik dergilerin yayın kurullarında yer almıştır. Afrika ve Asya'da sivil toplum örgütleri aracılığıyla eğitim ve hasta sağlığı hizmetlerinde bulunmuş, toplumsal sağlık katkıları nedeniyle çeşitli ödüllere layık görülmüştür.Dr. Mustafa Öncel, şu anda İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı ve Kolorektal ve Onkolojik Cerrahi Grup Başkanı olarak çalışmalarına devam etmektedir.

Prof. Dr. Erol Akgül

Prof. Dr. Erol Akgül, ilk, orta ve lise eğitimini Adana’da tamamladıktan sonra, 1983 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne girmiş ve 1990 yılında mezun olmuştur. 1991–1994 yılları arasında, Ankara Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde göğüs hastalıkları asistanlığı, ardından Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi’nde radyoloji asistanlığı yapmıştır. Daha sonra, 1994 yılında girdiği Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi (ÇÜTF) Radyoloji Anabilim Dalı’nda başladığı radyoloji uzmanlık eğitimini 1999 yılında tamamlamıştır. Yaklaşık bir buçuk yıl Adana’da özel bir hastanede çalıştıktan sonra, 2000 yılında ÇÜTF Radyoloji Anabilim Dalı’na öğretim görevlisi olarak dönmüştür. 2005 yılında radyoloji doçenti, 2011 yılında ise profesör unvanını almıştır. 2016 yılında Çukurova Üniversitesi’ndeki öğretim üyeliği görevinden emekli olmuştur. Eylül 2016 tarihinden itibaren, İstanbul Medipol Üniversitesi Uluslararası Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı’nda girişimsel nöroradyoloji alanında çalışmalarına devam etmektedir. 2000 yılından bu yana genel girişimsel radyolojik işlemlerle başladığı uzmanlık kariyerini, 2005 yılından itibaren özellikle girişimsel nöroradyoloji alanına yönelterek sürdürmekte ve bu alanda çok sayıda bilimsel yayına sahiptir. Prof. Dr. Erol Akgül, evli ve bir çocuk babasıdır.

Dr. Andleeb Bukhari

Dr. Andleeb Bukhari, translasyonel biyomedikal araştırmalar alanında uzmanlaşmış bir araştırmacıdır. Araştırma alanları arasında nörofarmakoloji, farmakogenetik ve biyoaktif bileşiklerden yeni ilaçların keşfi yer almaktadır. Çalışmaları ağırlıklı olarak, hastalık ilerlemesi ve ilaç yanıtıyla ilişkili miRNA imzalarının belirlenmesi ve terapötik hedeflenmesine odaklanmakta; yapay zekâ destekli analiz yöntemlerini geleneksel moleküler tekniklerle entegre ederek miRNA tabanlı biyobelirteç keşfi gerçekleştirmektedir. Dr. Bukhari, uluslararası araştırma deneyimini Queen Mary University of London, Barts and The London School of Medicine and Dentistry ve Medical University of Warsaw bünyesindeki Deneysel ve Klinik Farmakoloji Departmanı’na bağlı Preklinik Araştırma ve Teknoloji Merkezi (CePT) gibi prestijli kurumlarda sürdürmüştür. Ayrıca Pakistan’daki bilim insanlarıyla aktif araştırma iş birlikleri yürütmekte; farmakoloji, moleküler biyoloji ve kişiselleştirilmiş tıp alanlarında disiplinlerarası ortak projelere katkı sunmaktadır. Doğal bileşikler, miRNA temelli tedaviler ve ileri teknolojileri içeren multidisipliner projelerde aktif olarak yer alan Dr. Bukhari, kişiselleştirilmiş tıbbın gelişimine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Translasyonel araştırmalara olan bağlılığı sayesinde, laboratuvar ortamında elde edilen bilimsel bulguların klinik uygulamalara aktarılmasına yönelik köprüler kurarak, karmaşık hastalıkların tanı ve tedavisinde yenilikçi çözümler geliştirmeyi hedeflemektedir.